24 Ağustos 2010 Salı

Rengarenk Bir Albüm




'' Şiişt şiişt sakin ol
Sinirlerine hakim ol ''


dizeleriyle hayatımıza girmişti sertab erener. 2-3 yaşlarındaki biz çocuklara bile ezberletmişti bu dizeleri. o günlerden beri yani ben kendimi bildim bileli severim sertab ereneri. hep farklı bir havası olduğunu düşünmüşümdür, tıpkı candan erçetin ve sezen aksu gibi.

konudan sapmadan albüme dönelim. rengarenk albümü sertab erener'in 13. albümü. 13, halk arasında ne kadar uğursuz bir sayı olarak nitelendirilse de sertab erener için aynı şeyi söyleyemeyiz çünkü 13. albümü kusursuza yakın harika bir yapıt ve belki de bugüne kadar yaptığı en iyi 3 albümden biri.

albümü edindiğiniz zaman albümle aynı ismi taşıyan rengarenk parçasıyla yolculuğa başlıyorsunuz. rengarenk parçasının ilginç bir hikayesi var. parça aslında slumdogg millonaire adlı 2008 yapımı bir ingiliz filminin soundtrack'i. nil karaibrahimgil bu parçanın üstüne söz yazmış ve sertab erener'de yorumlamış. kıpır kıpır bir şarkı, yani herhangi bir yerde duyduğunuz zaman istemsizce oynamaya başlayabilirsiniz :) rengarenk'ten sonra bir varmışım bir yokmuşumla biraz sakinleşiyorsunuz. sözleri çok dikkatli dinlemek lazım ; ''ben nice depremler gördüm kolay kolay yıkılmam '' bu parçanın ilk dizesi lakin tüm şarkıyı da özetleyen bir cümle. gelelim koparılan çiçekler'e. bir çok kişiden duyduğum ve bir çok yerde okuduğum kadarıyla şunu söyleyebilirim ki albümün en sevilen parçası. benim içinse ayrı bir anlamı var(). parçanın hem akustik hem de remix versiyonları da gayet iyi hatta ben en çok akustik versiyonunu seviyorum ama david saboy'un remixi de araba kullanırken harika gidiyor. bu arada parçanın söz ve müziğinin soner sarıkabadayı imzası taşıdığını da söyleyelim. son zamanlarda kendisi iyi işlere imza atıyor.

asla. bana göre lirik anlamında albümün en iyisi. çok derin anlamlar içeriyor. bir damla gözlerinde ise ''bu albümde kötü şarkı yok kardeşim'' sözünün ne kadar doğru olduğunun ispatı. bir hakkı bulut cover'ı ikimiz bir fidanın parçası da albümün değişik renklerinden.

bir çaresi bulunur'a geldik. ben bile şu an farklı bir şey dinleyerek yazımı yazarken parçanın ismini yazınca duruldum. işte öyle bir parça. kaybedilmiş birinin arkasından yazılmış gibi. aslında gibi de değil aynen öyle. sözleriyle sertab erener'in döktürdüğü müziğiyle demir demirkan'ın ağlattığı bir parça. albümde o kadar fazla '' tam benim şarkım'' denilecek parça var ki... bu parça belki de onların en başında geliyor. gerçekten muazzam ! avare'de albümün tempolu parçalarından. '' ben aşık sen avare '' tey tey tey :) avare'nin akabinde istanbul'da yine eğlenceli bir parça. albümdeki eğlenceli parçalar içinde benim en sevdiğim. back vokallerinde parçaya çok ayrı bir hava kattığını söyleyebilirim.

ego'ya geldiğimizde ise yine soner sarıkabadayı imzası görüyoruz. albüm geneline baktığımızda farklı bir parça olduğunu söyleyebiliriz. bu böyle için ne yazacağımı düşünürken içten içe albümün ne kadar iyi olduğunu bir kez daha farkettim zira öylesine iyi bir parça ki söyleyecek fazla bir şey bulamıyor insan. soner sarıkabadayıya bir kez daha teşekkür etmek lazım. hakikatten enfes bir şey yapmış ama sertab erener'de öyle güzel söylemiş ki parçanın değerine değer katmış.

ayrılık ve biz. şimdi yine övgü dolu sözler yazıcam ama yazıyı okuyan birisi ''yuh be kardeşim bir tanesini de eleştir'' diye içinden geçirecektir ama bu beni yolumdan alıkoymaz :) nitkekim sessiz sakin gayet güzel bir parça. eski sevgilisini özleyen kişiler için gayet ideal. son olarak uzun zamandır bildiğimiz açık adres'in akustik versiyonuyla yolculuğumuzun sonuna geliyoruz ve yine karşımızda soner sarıkabadayı. bu böyle için yazdığım her cümle açık adres içinde geçerli. albümde olmayan ama hüseyin karadayı'nın yaptığı remixinde çok iyi olduğunu söyleyelim.


albüm yazımın sonuna gelmişken klasik bir milli maç klişesiyle bitirmek istiyorum ;

teşekkürler çocuklar , teşekkürler sertab :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder